ÇÖLDE ZİRVEYE KOŞMAK

Natalia Sedykh, Marathon des Sables (MDS) 2016 yarışının kadınlar şampiyonu ve genel klasman 11. si. Çöldeki zafere doğru yolculuğun inanılmaz hikayesi.

12923195_904704899646407_3641647894701264595_n

Natalia hakkında haberleri ilk kez 2015 yılında duydum, o zaman MDS yarışında (MDS: 250 km uzunluğunda kendine yeterlik konseptinde etaplı yarış: Marathon des Sables) kadınlarda bronz madalyayı elde etti (aslında yarışı kadınlarda 2. bitirdi ama ceza zamanı alarak 3. oldu, yarışın kuralları çok katıdır). Sonuçlara bakarak hayranlıkla: “ Vay be!” dedim.  Hem ilk kez çölde koşuyor hem de kendine yeterlik konseptinde etaplı ultra maratona ilk kez katılıyor, bütün ilklere rağmen harika bir sonuç elde etti.

Koca bir sene dağ nehri gibi hızla aktı geçti ve tekrar Nisan ayında, çok ultra maraton sever gibi, kendimi ekranın başında bulup heyecanla MDS yarışını izlemeyi iple çekiyorum. Yarışın ilk etabından sonra tekrar Natalia’ nın ismi dikkatimi çekti, yarışın ilk etabını kadınlarda birinci bitirdi.
O an anladım ki yarışın sıcaklığı çöl kumlarından daha yüksek olacak kesin, ne de olsa Natalia’ nın rakipleri çok güçlü ve tanınan sporcular ama altıncı hissim diyordu ki bu kadın bu sefer altın madalyayı almadan çölü terk etmeyecek! Natalia’ nın azmin zaferi ya da çöl altınına doğru yolculuğunun hikayesi, ikisinden hangisi beni daha çok etkiledi bilemiyorum ama bu güçlü ve mütevazi sporcu hakkında kesinlikle yazmam gerektiğini hissettim. İstedim ki insanlar okusun ve bilsin: En çaresiz anlarda umut ışığı her zaman vardır. Meğer ışığın kaynağı bizzat biziz ve bu ışığı yaratmak bizim ellerimizde.

13015548_907633116020252_1019881892273812777_n
Fotoğraf: MDS

12993375_1766036556961217_3817615282162008266_n

Natalia çocukluğundan beri sağlık sorunlarından dolayı fazla spor yapamıyordu ama sürekli azimle farklı spor branşlarında kendini denemeye çalışıyordu, voleybol ve basketbol oynuyordu. İlk kez stada 16 yaşındayken geldi. 24 tur (400 metrelik pistte) koştuktan sonra (bir tur koş, bir tur yürü şeklinde yarım günü alıyor) dayanıklılık gerektiren sporlarda başarısız olduğunu düşündü. Ama karakter ve hedefe ulaşma ruhu kendisini gösterdi ve Natalia düzenli antrenmanlara başladı. Baştan 50 m, 100 m ve 200 m  mesafelerinde yarışırken zamanla 800m, 1500m ve 3000m mesafelere geçiş yaptı. Üniversiteden mezun olduktan sonra, antrenörün tavsiyesi ve desteğiyle kendisini profesyonel sporda denemek istedi, hedef ise maraton mesafesinde milli takıma girmekti. Yorucu antrenmanlar, çalışmak zorunluluğu ve yetersiz dinlenme ciddi bir sakatlığa yol açıp profesyonel sporunun yıkımı oldu. Doktorların söylediklerine göre profesyonel spora giden yol onun için artık kapalıydı. Profesyonel spora götüren gemi sakatlık isimli kayaya vurarak battı. Büyük spor denen tren gitti o da izleyici olarak platformda kaldı. Onun için bu zor zamanı sevdikleri ve ailesinin sayesinde atlattı.

2014 yılında Natalia’ nın arkadaşı, ona MDS adlı maceradan bahsediyor ama o baştan ciddiye almıyor. Ama o konuşmadan sonra gece bir türlü uyamıyor, yarış ilgili bütün bilgileri internette araştırmadan önce uyku gözüne girmiyor. Her geçen günle önceden bir serap olarak görünen çöl macerası daha yakın, çekici ve daha da gerçek görünüyor, sadece bir adım atmak kaldı. Nihayet Natalia macera sever ruhuna yeniliyor. Ama çöl kumlarına giden yol epey uzun ve zor olacak çünkü önce sakatlığından kurtulması gerekir. Kendisi de bir karar veriyor: Tedavinin sonucu ne olursa olsun bu macerada yer alacak, ne de olsa kaybedecek bir şey artık yok! Ama mucizelerin her zaman hayatımızda yeri vardır, çok iyi bir doktor bulup sakatlığından tamamen iyileşiyor. Antrenmanlara başlıyor ama ters bir hareketle görünmeyen sakatlığa yakalanıyor. Birkaç ay hastanelerde koşturarak herhangi bir sonuç alamıyor ve yeniden mucizeler yaratan ve daha önce onu iyileştiren doktora başvuruyor, birkaç dakika içinde aylarca yaşadığı sorun yok oluyor. Doktordan eve geri dönerken MDS yarışına hazırlanmak üzere kendi için antrenman programını yazıyor. Yarıştan 5 ay önce en fazla koştuğu mesafe 10 km.dir. Yolun hiç kolay olmayacağını baştan biliyor, aylarca sürecek sıkı antrenmanları yoğun iş ile beraber sürdürmesi gerekecek (Natalia antrenör ve fitnes hocası olarak çalışıyor). Ondan dolayı ilk hedefi yarışı başarılı bir şekilde tamamlamak. 2015 yılı Ocak ayında ilk yarı maratonunu, ertesi ay ilk maratonunu koşuyor. Kendisi için hazırladığı antrenman programına harfiyen uymaya çalışıyor. Genelde öğle aralarında antrenmanlar yapma fırsatı buluyor. Ancak işten birkaç saat fırsat bularak Mart ayında sadece iki haftaya 150 km’ lik haftalık antrenman sıkıştırabiliyor.

Nihayet beklediği an geldi ve Natalia altın kumların ortasında. Bütün zorluklara rağmen, kendi gücüne inanarak, hayal ederek ve sıkı disiplini sayesinde kadınlarda 3. olup bronz madalya ile eve dönüyor. Ama çöle tekrar dönmek üzere! Bu başarı ve edindiği tecrübe, yapılmış hataları göz önünde bulundurarak, çöle geri dönmek ve bu sefer çöl altınına doğru koşmak onu cesaretlendiriyor. Bu sefer detaylı senelik plan hazırlandı ve antrenman programına birkaç yarış eklendi: 100 km’ lik ultra maraton (kadınlarda şampiyon oldu!), maraton ve vertikal km. Ayrıca Natalia iş teklifi alıp Dubai’ ye taşınıyor. Bu da sıcağa alışmak için çok iyi bir fırsat oluyor, kendisi Rusya’ nın çok soğuk bölgesinde oturuyor (Perm). İş hayatı ve antrenmanları sürdürürken taşındıktan 2 ay sonra aşırı sıcaktan doğan aklimatizasyon (uyum) sorunu yaşıyor, koşmayı bırakın yataktan kalkamıyor. En yoğun antrenmanları yapması gerekirken mecburen zorunlu dinlenmeye çekiliyor. Yaşadıkları hedefine doğru ulaşmak için bir engel olabilirdi ama onun için değil. Nihayet kendisi Fas’ ta ve aklında sadece tek bir düşünce ve tek bir hedef var: Yarışı kazanmak! İkinciliği bile göze alamıyor. Ailesinin ve arkadaşlarının güveni, gücünü ve inancını kat ve kat artırıyordu. İnanılmaz sıcak hava, yakıcı güneş ve kızgın kum. Zor şartların altında koşarken her adımıyla sevdiklerinin desteğini ve enerjisini hissedip zihninde sadece olumlu ve pozitif düşünceleri bırakıyordu. Bu zafer için elinden geleni yapmak zorunda olduğunu dair kendini motive etti ve onu yaptı! Kadınlarda şampiyonluk ve genel klasmanda 11. lik, ayrıca onuncu erkekle arasında sadece 4 dk. fark varken (sonuçlar). Bu inanılmaz kadın neredeyse yarışın en güçlü 10 erkeğinin arasına girmeyi başardı, 1300 katılımcı varken, bir düşünün! Çelik yüreğin ve zafere doğru yolculuğun olağanüstü hikayesi!

13179187_570502013130597_4104425127630814823_n
Fotoğraf: Runtheworld
13015576_564861467027985_6448287801072133568_n
Fotoğraf: Natalia’ nın arşivi

Natalia, başarının sırrını bu şekilde anlatıyor: “Kendine, gücüne ve yaptıklarına inanmak ve yaptığı işi sevmek.” Koşu ve yaptığı antrenörlüğü seviyor, ayrıca bu alanlarda kendini sürekli geliştirmeye çalışıyor. Koşuyu ise bir oyun olarak algılıyor. Sevdiklerinin iyiliği onun için en önemlisi! En zor yarışlarda erkeklerle yarışmak gücüne ve cesaretine sahipken kendisi çok feminen bir kadın, gardrobunda topuklu ayakkabıları konuşuyor, sayıları spor ayakkabısından daha fazla :)!

kkk-800x573
Fotoğraf: Natalia’ nın arşivi

Natalia beni kırmadı ve benim çok merak ettiğim sorulara cevap verdi.

Elena: Natalia, yarışın en zor anı anlatır mısın lütfen?

Natalia: Benim için en zor an, yarışın uzun etabından önce kendimi hazırlamak. Ne de olsa yarışın 4. etabıydı. Hem fiziksel hem de zihinsel gücümü toparlayıp yarışın liderliği korumak.

E: Yarışı kazandığını ve altın madalyanın artık senin olduğunu anladığında neler hissettiğini anlatır mısın lütfen?

N: Altın madalyanın bana ait olduğunu düşünmeyi bütün etapları tamamladıktan sonra kendime izin verdim. Daha doğrusu finiş çizgisi geçtikten sonra değil, görevliler sırt çantamı kontrol ettikten sonra. Başarılı bir şekilde malzeme kontrolünden geçtikten sonra rahat ve derin bir nefes aldım…Sonra bacağımda bir ağrı hissettiğim için medikal ekibe gittim. Gölgede oturup doktoru beklerken kendimi artık bütün zorlukların arkamda olduğuna ikna etmeye çalıştım. Görev tamamlandı! Zihnim kafamda geçmişime ait resimleri çiziyordu: Sahra Çölü’ ne doğru zorlu yolum ve hazırlık dönemi, önüme çıkan bütün zorluklar, engeller, kuşkular ve aynı zamanda hiç beklemediğim anlarda karşıma çıkan inanılmaz çözümler.    

E: Çöle, etaplı yarışlara gitmek isteyen spor severlere ne tavsiye edebilirsin?

N: Düzenli antrenman yapın. Sağlığınıza değer verin. Gerçekten çok zorlu bir mücadele. Ne yazık ki medikal çadırda serum alan çok sporcu gördüm, hem de güçlü genç erkekler. Antrenör olarak yorulmadan tekrarlıyorum: Emelleriniz ne kadar büyük olursa olsun kondisyonunuzu artırmak için antrenmanlarınıza yeterince vakit ayırın lütfen. Vücudumuz belirli olan kendi fizyolojik kurallarına uymaktadır. İnanın ki o, MDS’ yi koşmak istemiyor, onu sizin kafanız ve ego ister.

E: Bu seneki yarış programın nedir?

N: Planlarım var ama şimdilik ondan bahsetmek için henüz hazır değilim. Şimdi en önemli hedefim öğrencilerimi yarışlara hazırlamak. Antrenman programımı çalışma programıma göre ayarlıyorum. Yaz boyunca Dubai’ de olacağım, bu dönem antrenmanlar için hiç de kolay değil. Ona rağmen bir çözüp bulup formumu ve kondisyonumu kaybetmeyeceğimi umuyorum.

E: Ultra-Trail du Mont-Blanc (UTMB) yarışına katılmayı planlıyor musun?

Hayır, ayrıca şimdilik bu yarış hakkında bilgi sahibi değilim. Atletizmden geldiğim için stad ve asfalt yolu benim aşkımdır. Size ne kadar ilginç gelirse de ekstrem sevmem. Hızlı koşu bana ilham veriyor. Kadın için maratonu 2.5 saat altında koşmak, bu gerçekten harika bir şey! Olimpiyatlarda ve Dünya Şampiyonası’ nda profesyonel elit koşucuları izlemeyi seviyorum, bu gerçekten büyüleyici ve etkileyici!

E: Sevgili Natalia, yoğun vaktinde sorularımı yanıtladığın için çok teşekkürler.

N: Benim için büyük keyifti.

Yolun hep açık olsun :)!

12961750_1766036530294553_6672426837314317472_n

 

Yorum bırakın